Dünyada “Yedinci Sanat” olarak kabul edilen sinemanın serüveni, XIX. Yüzyılının sonunda başlayan teknik gelişmelerle birlikte, nihayet George Méliés tarafından çekilen Aya Yolculuk (Le Voyage Dans la Lune, 1902) filmi ile birlikte başlamıştır. Méliés’in çektiği bu ilk konulu film, Jules Verne’in aynı isimli romanından uyarladığı için ilk uyarlama film olarak kabul edilir. Konusu bakımından ilk bilim kurgu film diye nitelendirilebilir.
Sinema, kuşkusuz kendisinden önce var olan; edebiyat, resim, müzik, tiyatro, heykel, dans gibi sanat dallarının hepsiyle iletişim içindedir. Ancak sinemanın edebiyatla olan ilişkisi çok daha fazladır; çünkü sinema ile edebiyatın ortak yönleri diğer sanat dallarına göre daha fazladır. Bu ortaklıklar arasında en önemlisi edebiyatın da sinema gibi bir kitle iletişim aracı niteliğinde olmasıdır. Bu ortaklığı sinemaya giren “Şiirsel Anlatım” gibi edebiyat terimleriyle de görebiliriz. Sinemayı genel olarak bir anlatı sanatı olarak ele alabiliriz. Sinemacı temelde sinemanın dilini kullanarak bir öykü anlatır.
Sinema ile edebiyatın amaçları aynı olsa da araçları farklıdır. Örneğin edebiyatın malzemesi “dil” iken, sinemanın malzemesi “görüntü”dür. Sinema ile edebiyatı birbirinden ayıran bir özellik de şöyledir; edebiyatta sözcüklerle anlatılan okuyucunun hayal dünyasına bağlıdır, sinemada ise soyut sözcüklerle ifade edilenin görüntüde ancak tek bir karşılığı olur ve bu izleyicinin hayal dünyasına bırakılmaz.
Sinemanın süreçlerine baktığımızda en önemli yapı taşlarından biri olarak senaryoyu görürüz. Senaryoları da ikiye ayırabiliriz: Bunlardan birincisi film yapmak isteyen kişinin tasarladığı konuyu, yalnızca sinema diliyle ifade edilecek şekilde vücuda getirdiği “özgün senaryo”; diğeri ise daha önce yazılmış bir metni senaryo biçimine dönüştürme işlemi olan “uyarlama”dır.[1] Giovanni Scognamillo ise uyarlamaları şu şekilde tanımlar: “Türk sinemasında üç çeşit uyarlama görülür: Gerçek uyarlamalar, Türkçeleştirilen konular ve yerlileştirilen konular.”[2]
Türkiye’de Sinemanın Doğuşu
Bildiğimiz kadarıyla Türkiye’de ilk kez sinema Fuad Bey (Özkınay) tarafından 14 Kasım 1914’de çekilen “Ayastefanos’taki Rus Abidesinin Yıkılışı” adlı kısa belge film ile başlamıştır. Filmin çekiliş tarihi 1. Dünya savaşının başlama sürecine denk geldiği için film sadece bilgi olarak kalmış, bir karesi bile ele geçirilememiştir. Tiyatro sanatçısı Muhsin Ertuğrul, 1922 yılında kurulan ilk film şirketinin başına getirilmiş ve çektiği filmlerle 1950′lere kadar Türk sinemasının en önemli ismi olmuştur. Şüphesiz Türk sinemasının bu ilk dönemi Muhsin Ertuğrul örneğinde olduğu gibi tiyatrocuların etkisinde kalmıştır.
Sinemanın ülkemizde katettiği gelişimi; ilk yılları “Tiyatrocular Dönemi”, 1950’li yılları “Geçiş Dönemi”, 1960’la başlayan dönemi de “Sinemacılar Dönemi”, 12 Eylül 1980 ile başlayan dönemi “Darbe Dönemi” ve 1990 ile başlayan ve günümüze kadar olan dönemi “Son Dönem” olarak beş başlık altında toplayabiliriz. Bu yazının konusu uyarlama eserler olduğundan dolayı bu dönemleri sadece uyarlama filmler özelinde ele alacağım.
Türk Sinemasında İlk Dönem “Tiyatrocular Dönemi” (1919 – 1949)
Türk sinemasında ilk roman uyarlaması 1919’da yapılmıştır. Bu roman Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın “Mürebbiye”sidir. Film, İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları oyuncusu ve rejisörü Ahmet Fehim tarafından uyarlanmıştır. Filmin yapıldığı tarihte İstanbul işgal altındadır ve İstanbul dışındaki gösterimi işgal komutanı tarafından yasaklanmıştır.
Türk sineması Türkiye’de ilk dönemini Muhsin Ertuğrul’un öncülüğünde geçirmiştir. Öyle ki, 1919- 1947 yılları arasında gerçekleştirilen 15 edebiyat uyarlamasının 9’u Muhsin Ertuğrul’a aittir. Muhsin Ertuğrul öncülüğünde sinemamıza tiyatrocular damga vurmuştur. Belkide bu yüzden Türk sineması kendine dünya sineması içerisinde çok geç yer bulabilmiştir. Bu dönemin öne çıkan Muhsin Ertuğrul uyarlamaları şu şekildedir; Kurtuluş Savaşı’nı konu alan Ateşten Gömlek (1923), ilk sesli Türk filmi olan İstanbul Sokakları (1931) ve Bir Millet Uyanıyor (1932)’dur.
1919 – 1949 Yılları Arası Türk Sineması
- 1919 Mürebbiye-1 Ahmet Fehim, H. Rahmi Gürpınar 1898
- 1922 Boğaziçi Esrarı Muhsin Ertuğrul Yakup Kadri Karaosmanoğlu 1922
- 1923 Ateşten Gömlek-1 Muhsin Ertuğrul Halide E. Adıvar 1922
- 1924 Sözde Kızlar-1 Muhsin Ertuğrul Peyami Safa 1923
- 1940 Kıvırcık Pasa Faruk Kenç Sermet Muhtar Alus 1933
- 1946 Toros Çocuğu Şadan Kamil M. Sevki Yazman 1943
- 1946-47 Seven ne Yapmaz-1 Şadan Kamil Kerime Nadir 1940
- 1946-1947 Senede Bir Gün-1 Ferdi Tayfur İhsan Koza İpekçi 1946
- 1946-1948 Unutulan Sır (Domaniç Yolcusu) Şakir Sırmalı Şükufe Nihal 1946
- 1948 Damga Seyfi Havaeri Fikret Arıt (Güzel Yuana) 1946
- 1948 Vurun Kahpeye-1 Lütfi Akad H.Edip Adıvar 1926
- 1949 Efsuncu Baba Aydın Arakon H. Rahmi Gürpınar
Türk Sinemasında Geçiş Dönemi (1950 – 1960)
1950′lerden sonra Türk sinemasının tiyatro etkisinden kurtulduğu ve yavaş yavaş bir sinema dilinin oluştuğu görülmektedir. Aynı zamanda tiyatronun etkisi de sinema üzerinde devam etmiştir. İkinci Dünya Savaşı’nın da etkisiyle ülkeye çok sayıda yabancı film girmiştir. Sansür de bu dönemde sinemamıza girmiştir. Bu olumsuzluklar nedeniyle bu dönemde çok fazla ürün ortaya çıkamamıştır. Muhsin Ertuğrul’un Türk Sineması üzerindeki etkisi bu dönemde devam etmiş, onun gibi film yapmak isteyenler ve tecrübesiz sinemacılar elinde sinema bu yıllarda tam şeklini alamamıştır.
Bu dönem Kerime Nadir romanlarının uyarlamaları da ilk örneklerini vermeye başlayacaktır. Kerime Nadir, Türk sineması için özel bir öneme sahiptir. Nadir’den çok sayıda uyarlama eser bulunmaktadır. Nadir’in romanları klasik klişelere dayanır. “Zengin kız – fakir oğlan aşkı ya da tam tersi”, “aşk kavramı çerçevesinde gelişen dramlar” ve “melodramın en yoğun olduğu öyküler” Kerime Nadir’in romanlarını oluşturur. Haliyle bu tarz romanların sinemaya uyarlanması izleyicide büyük ilgi ve beğeni toplamıştır. Ancak bu tarz filmler anlık beğeniyi toplasa da sinema tarihimiz açısından bir kalıcılık yaratamamış ve dönemine özgü kalmıştır. 1953 yılında Atıf Yılmaz’ın Nadir’den uyarladığı Hıçkırık filmi bu tarz filmlerin ilk örneğini oluşturur. Bu dönem Metin Erksan da sinemada kendini göstermeye başlar. Peyami Safa’nın romanı Cingöz Recai (1954)’yi beyazperdeye uyarlar.
1950 – 1959 Yılları Arası Türk Sinemasında Edebiyat Uyarlamaları
- 1950 Ateşten Gömlek-2 Vedat Örfi Bengi H. Edip Adıvar 1922
- 1950 Çete Çetin Karamanbey R. Halit Karay 1939
- 1951 Dudaktan Kalbe-1 Şadan Kamil R. Nuri Güntekin 1923
- 1951 Allahaısmarladık-1 Sami Ayanoğlu E. Mahmut Karakurt 1936
- 1951 Sürgün Orhon M. Arıburnu R. Halit Karay 1941
- 1952 Ankara Ekspresi-1 Aydın Arakon Esat M. Karakurt 1946
- 1952 İki Süngü Arasında-1 Sadan Kamil Aka Gündüz 1929
- 1952 Kızıltuğ Aydın Arakon A. Ziya Kozanoğlu 1923
- 1952 Son Gece-1 Sami Ayanoğlu E. Mahmut Karakurt 1938
- 1953 Yavuz Sultan Selim Ağlıyor Sami Ayanoğlu F. Fazıl Tülbentçi 1947
- 1953 Kara Davut-1 Mahir Canova N. N. Tepedelenlioğlu 1928
- 1953 Aşk Istıraptır Atıf Yılmaz Oğuz Özdeş 1939
- 1953 Hıçkırık-1 Atıf Yılmaz K erime Nadir 1938
- 1954 Vahşi Bir Kız Sevdim-1 Lütfi Akad Esat M. Karakurt 1926
- 1954 Nilgün-1 Münir Hayri Egeli R. Halit Karay 1950
- 1954 Leylaklar Altında Suavi Tedü Mebrure Alevok 1936
- 1954 Cingöz Recai-1 Metin Erksan Peyami Safa 1924
- 1955 Kadın Severse-1 Atıf Yılmaz E sat M. Karakurt 1939
- 1955 Dağları Bekleyen Kız-I Atıf Yılmaz Esat M. Karakurt 1934
- 1955 İlk ve Son-1 Atıf Yılmaz E sat M. Karakurt 1940
- 1956 Bir Aşk Hikâyesi Şadan Kamil Haldun Taner (Öykü) 1951
- 1956 Yolpalas Cinayeti Metin Erksan H. Edip Adıvar 1937
- 1956 Beş Hasta Var Atıf Yılmaz Etem İzzet Benice 1932
- 1957 Namus Düşmanı Ziya Metin Yasar Kemal (Dükkancı – öykü) 1949
- 1957 Çölde Bir İstanbul Kızı Faruk Kenç E sat M. Karakurt 1927
- 1957 Lejyon Dönüsü Orhon M. Arıburnu H asan Kazankaya 1956
- 1957 Gelinin Muradı Atıf Yılmaz K emal Bilbasar *1953
- 1957 Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi Semih Evin-Metin Erksan Güzide Sabri
- 1958 Bir Şoförün Gizli Defteri-1 A tıf Yılmaz Aka Gündüz 1943
- 1958 Yaprak Dökümü-1 Suavi Tedü R. Nuri Güntekin 1943
- 1958 Uçurum Sırrı Gültekin Oğuz Özdeş 1943
- 1958 Funda-1 Nisan Hançer K erime Nadir 1941
- 1959 Zümrüt Lütfi Akad İhsan Koza 1948
- 1959 Kalpaklılar Nejat Saydam Samim Kocagöz 1962
- 1959 Ömrümün Tek Gecesi-1 Arsavir Alyanak E sat M. Karakurt 1949
- 1959 Sonbahar Nisan Hançer Kerime Nadir 1941
- 1959 Samanyolu-1 Nevzat Pesen Kerime Nadir 1941
- 1959 Tütün Zamanı Orhon M. Aruburnu Necati Cumalı (Zeliş – öykü) 1959
- 1959 Üç Kızın Hikâyesi Orhan Elmas Aka Gündüz 1933
Sinemacılar Dönemi (1960 – 1980)
Savaşın sona ermesi ve ekonomik canlanma ile bu dönemde kaliteli filmlerin, usta yönetmenlerin ve iyi oyuncuların ortaya çıktığını görmekteyiz. Ömer Lütfi Akad’ın 1952 tarihli Kanun Namına adlı filmi; anlatış tarzı, oyuncuları ve çevrildiği mekânlar ile Türk sinemasında bir dönüm noktası olmuştur. Lütfi Akad’la birlikte Metin Erksan, Halit Refiğ, Ertem Göreç, Duygu Sağıroğlu, Nevzat Pesen ve Memduh Ün gibi yönetmenler, daha çok toplumsal sorunlara yönelerek başarılı filmler üretmişlerdir. Metin Erksan’ın yönettiği Susuz Yaz (1963), Berlin Film Festivalinde Altın Ayı ödülünü alarak uluslararası alanda ilk başarıya ulaşmıştır. Bu dönemde sinemacılar tüm çabalarını sinema dili kurma konusunda yoğunlaştırmışlardır.[3]
1960′lı yılların sonlarından itibaren televizyonun varlığı sinemanın kendisini olumsuz etkilemiş fakat toplum üzerindeki yaygınlığını da daha da artırmıştır. Bu dönemin önemli yönetmenleri arasında Yılmaz Güney, Atıf Yılmaz, Süreyya Duru, Zeki Ökten, Şerif Gören, Fevzi Tuna, Ömer Kavur, Ali Özgentürk yer alır. 1970′li yıllarda sinema daha çok sosyal ve ekonomik sorunları işler.
Bu dönemin beyazperdenin en önemli simalarından birisi Orhan Kemal’dir. Orhan Kemal 1950’lerde film hikâyeleri, diyalog ve senaryolar yazarak, Türk sinemasına katkıda bulunmaya başlamıştır. Orhan Kemal’in, roman ve hikâyeleri ise 1960’lı yıllardan başlayarak, beyazperdeye uyarlanmıştır. İlk Orhan Kemal uyarlaması, 1960 yılında Atıf Yılmaz tarafından çekilen Suçlu filmidir. Yazarın biri üç, ikisi ikişer defa olmak üzere toplam 10 romanı ve bir geniş hikâyesi sinemaya uyarlanmıştır. Yazar eserleriyle 16 kez beyaz perdede yer almıştır. Siyasi, ekonomik ve kültürel değerlerin belirlediği sinemada, dönemsel değişimler hem romanların seçimini hem de filme aktarılmasını etkilemiştir.
1960 – 1979 Yılları Arası Türk Sinemasında Edebiyat Uyarlamaları
1960’larda Edebiyattan Sinemaya Uyarlamalar;
- 1960 Ayşecik Memduh Ün Kemalettin Tuğcu 1960
- 1960 Ateşten Damla Memduh Ün Mükerrem Su 1942
- 1960 Ölüm Perdesi Atıf Yılmaz Ümit Deniz 1959
- 1960 Suçlu Atıf Yılmaz Orhan Kemal 1957
- 1960 Kezban-1 Arsavir Alyanak Muazzez T. Berkand 1941
- 1960 Cumbadan Rumbaya Turgut Demirağ Peyami Safa 1936
- 1960 Satın Alınan Adam-1 Arsavir Alyanak Özdemir Hazar 1957
- 1960 Kadın Asla Unutmaz Asaf Tengiz Oğuz Özdeş 1941
- 1960 Şahane Kadın Nevzat Pesen Kerime Nadir (Aşk Rüyası) 1949
- 1961 Avare Mustafa Memduh Ün Orhan Kemal (Devlet Kuşu) 1958
- 1961 Bülbül Yuvası-1 Nejat Saydam Muazzez T. Berkand 1943
- 1961 Boş Yuva Memduh Ün Kerime Nadir 1960
- 1961 Kızıl Vazo-1 Atıf Yılmaz Peride Celal 1941
- 1961 Küçük Hanımefendi-1 Nejat Saydam Muazzez T. Berkand 1944
- 1961 Sokaktan Gelen Kadın Arsavir Alyanak Esat M. Karakurt 1945
- 1961 İstanbul’da Aşk Başkadır Süreyya Duru İlhan Engin 1959
- 1961 Sessiz Harp Lütfi Akad Ümit Deniz 1959
- 1961 Yaban Gülü-1 Ümit Utku Kerime Nadir 1957
- 1962 Cengiz Han’ın Hazineleri Atıf Yılmaz Suat Yalaz 1962
- 1962 Dikmen Yıldızı Asaf Tengiz Aka Gündüz 1928
- 1962 Mağrur Kadın-1 Burhan Bolan Muazzez T. Berkand 1958
- 1962 Yılanların Öcü -1 Metin Erksan Fakir Baykurt 1959
- 1962 Allah Seviniz Dedi Nejat Saydam İlhan Engin 1961
- 1963 Esir Kuş Ümit Utku Kerime Nadir 1960
- 1963 Aşka Tövbe-2 Orhan Elmas Kerime Nadir 1945
- 1963 Çiçeksiz Bahçe Ümit Utku Kerime Nadir 1947
- 1963 Susuz Yaz-1 Metin Erksan Necati Cumalı 1962
- 1963 Azrail’in Habercisi Atıf Yılmaz Ümit Deniz 1962
- 1963 Yakılacak Kitap Süreyya Duru Etem İ. Benice 1927
- 1964 Döner Ayna Süreyya Duru Halide E. Adıvar 1954
- 1964 Günah Bende mi?-1 Kemal Kan Kerime Nadir 1939
- 1964 Mualla-1 Ülkü Erakalın Muazzez T.Berkand 1941
- 1964 Köye Giden Gelin Ülkü Erakalın Rakım Çalapala 1950
- 1964 Son Tren Nejat Saydam Esat M. Karakurt 1954
- 1964 Vurun Kahpeye-2 Orhan Aksoy Halide E. Adıvar 1926
- 1965 Çanakkale Arslanları Turgut Demirağ Alb. Nusret Eraslan F. Celal Göktulga (Çanakkale’deki Keloğlan)
- 1965 Dağ Basını Duman Almış Memduh Ün Oğuz Özdeş 1960
- 1965 Aşk ve İntikam Süreyya Duru Muazzez T. Berkand 1958
- 1965 Dudaktan Kalbe-2 Ülkü Erakalın Reşat Nuri Güntekin 1923
- 1965 Garip Bir İzdivaç Nejat Saydam Muazzez T. Berkand 1944
- 1965 Kadın İsterse Nejat Saydam Esat M. Karakurt 1960
- 1965 Üç Tekerlekli Bisiklet Memduh Ün-Lütfi Akad Orhan Kemal (Kaçak)
- 1965 Karaoğlan. Altay’dan Gelen Yiğit Suat Yalaz Suat Yalaz (Çizgi Roman)
- 1965 Kırık Hayatlar Halit Refiğ H. Ziya Uşaklıgil 1924
- 1965 Murtaza Tunç Başaran Orhan Kemal 1952
- 1965 Posta Güvercini Nevzat Pesen Kerime Nadir 1950
- 1965 Sevgim ve Gururum Süreyya Duru Muazzez T. Berkand 1957
- 1965 Yıldız Tepe Memduh Ün Peride Celal 1945
- 1966 Hıçkırık-2 Orhan Aksoy Kerime Nadir 1938
- 1966 Senede Bir Gün-2 Ertem Eğilmez İhsan Koza 1946
- 1966 Allahaısmarladık Nejat Saydam Esat M. Karakurt 1936
- 1966 Çalıkuşu Osman Seden Reşat Nuri Güntekin 1922
- 1966 Kolsuz Kahraman Nejat Saydam A. Ziya Kozanoğlu 1930
- 1966 Malkoçoğlu Süreyya Duru Ayhan Başoğlu 1965
- 1966 Yakut Gözlü Kedi Nejat Saydam Ümit Deniz 1963
- 1966 El Kızı Nejat Saydam Orhan Kemal 1960
- 1967 Aksam Güneşi Osman Seden Reşat Nuri Güntekin 1926
- 1967 Sevda Selahattin Burçkin Turan A. Beler 1942
- 1967 Bir Şoförün Gizli Defteri-2 Remzi Cöntürk Aka Gündüz 1943
- 1967 Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Nejat Saydam Peyami Safa 1930
- 1967 Kara Davut-2 Tunç Başaran N. Nazif Tepedelenlioğlu 1928
- 1967 Samanyolu-2 O r han Aksoy Kerime Nadir 1941
- 1967 Sinekli Bakkal Mehmet Dinler Halide E. Adıvar 1936
- 1967 Son Gece-2 Memduh Ün Esat M. Karakurt 1938
- 1967 Sözde Kızlar-2 Nejat Saydam Peyami Safa 1925
- 1967 Üvey Ana-1 Ülkü Erakalın Aka Gündüz 1933
- 1967 Yaprak Dökümü-2 Memduh Ün R. Nuri Güntekin 1943
- 1968 Aşka Tövbe-2 Türker İnanoğlu Kerime Nadir 1949
- 1968 Dağları Bekleyen Kız-2 Süreyya Duru Esat M. Karakurt 1934
- 1968 Aşka Tövbe-2 Türker İnanoglu Kerime Nadir 1949
- 1968 Dağları Bekleyen Kız-2 Süreyya Duru Esat M. Karakurt 1934
- 1968 Erikler Çiçek Açtı O. Nuri Ergün Esat M. Karakurt 1952
- 1968 Funda-2 Mehmet Dinler Kerime Nadir 1941
- 1968 Gültekin Muzaffer Arslan A. Ziya Kozanoğlu 1928
- 1968 Hicran Gecesi Osman Seden Güzide Sabri 1930
- 1968 İlk ve Son-2 Memduh Ün Esat M. Karakurt 1940
- 1968 Kadın Severse-2 Ülkü Erakalın Esat M. Karakurt 1939
- 1968 Kara Pençe Muzaffer Arslan Oğuz Özdeş 1966
- 1968 Kezban-2 O r han Aksoy Muazzez T. Berkand 1941
- 1968 Vesikalı Yarim Lütfi Akad Sait Faik (Menekşeli Vadi – öykü) 1947
- 1968 Nilgün-2 Ertem Eğilmez Refik H. Karay 1950
- 1968 Ömrümün Tek Gecesi-2 O. Nuri Ergün Esat M. Karakurt 1949
- 1968 Sabah Yıldızı Türker İnanoglu Muazzez T. Berkand 1958
- 1968 Sabahsız Geceler Ertem Göreç Peyami Safa 1934
- 1968 Sarmaşık Gülleri Nejat Saydam Muazzez T. Berkand 1950
- 1968 Yakılacak Kitap-2 Süreyya Duru Etem İ. Benice 1927
- 1969 Anadolu Evliyaları Şevket Aktunç Nezihe Araz 1959
- 1969 Cingöz Recai-2 Saf a Önal Peyami Safa 1924
- 1969 Buruk Acı Nejat Saydam Türkan Şoray 1969
- 1969 Tarkan Tunç Başaran Sezgin Burak 1968
- 1969 Günah Bende mi?-2 Nevzat Pesen Kerime Nadir 1939
- 1969 İffet Ümit Utku Hüseyin R. Gürpınar 1896
- 1969 Karlı Dağdaki Ateş Safa Önal Refik H. Karay 1956
- 1969 Kızıl Vazo-2 Atıf Yılmaz Peride Celal 1941
- 1969 Ölmüş Bir Kadının Mektupları-2 Ülkü Erakalın Güzide Sabri 1905
1970’lerde Edebiyattan Sinemaya Uyarlamalar;
- 1971 Bizimkiler-Hüdaverdi-Pırtık Lale Oraloğlu Sezgin Burak (Çizgi Roman)
- 1971 Satın Alınan Koca-2 Duygu Sağıroğlu Özdemir Hazar 1960
- 1971 Bir Kadın Kayboldu Safa Önal Esat M. Karakurt 1948
- 1971 Mualla-2 Nevzat Pesen Muazzez T. Berkand 1941
- 1971 Senede Bir Gün-3 E r t em Eğilmez İhsan Koza 1946
- 1971 Son Hıçkırık Ertem Eğilmez Kerime Nadir 1968
- 1971 Üvey Ana-2 Ülkü Erakalın Aka Gündüz 1933
- 1971 Bir Genç Kızın Romanı Safa Önal Muazzez T. Berkand 1966
- 1972 Aşk Fırtınası Halit Refiğ Muazzez T. Berkand 1966
- 1972 Cemo Atıf Yılmaz Kemal Bilbaşar 1966
- 1972 Gecekondu Rüzgârı Sırrı Gültekin Oğuz Özdeş 1960
- 1972 Irmak Lütfi Akad Sait Faik (Mahpus öyküsünden) 1970
- 1972 Sisli Hatıralar Nejat Saydam Kerime Nadir 1966
- 1972 Suya Düsen Hayal Orhan Elmas Kerime Nadir 1966
- 1972 Vukuat Var (Hanımın Çiftliği) Nejat Saydam Orhan Kemal 1961
- 1972 Vahşi Bir Kız Sevdim Nejat Saydam Esat M. Karakurt 1926
- 1972 Kopuk Vedat Türkali Ercüment Ekrem Talu 1922
- 1973 Kızgın Toprak Fevzi Tuna Osman Şahin (Musallim ile Kusde öyküsünden)
- 1973 Vurun Kahpeye-3 Halit Refiğ Halide E. Adıvar 1926
- 1973 İki Bin Yılında Aşk Ertem Göreç Refik H. Karay 1954
- 1973 İki Süngü Arasında-2 Ülkü Erakalın Aka Gündüz 1929
- 1973 Susuz Yaz-2 Yılmaz Duru Necati Cumalı 1962
- 1974 Bedrana Süreyya Duru Bekir Yıldız 1971
- 1974 Sokaklardan Bir Kız Nejat Saydam Orhan Kemal 1968
- 1974 Yatık Emine Ömer Kavur Refik Halit Karay 1919
- 1974 Kumpanya Tuncer Baytok Sait Faik 1951
- 1975 Yasar Ne Yasar Ne Yasamaz Engin Orbey Aziz Nesin 1971
- 1974-5 Kanlı Deniz O r h an Elmas Y aman Koray (Deniz Ağacı) 1962
- 1975 Hababam Sınıfı Ertem Eğilmez Rıfat Ilgaz 1959
- 1975 Yayla Kızı Ertem Göreç Aka Gündüz 1940
- 1975 Nöri Kantar Ailesi Ertem Göreç Tekin Akmansoy 1975
- 1975 Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı Ertem Eğilmez Rıfat Ilgaz 1970
- 1976 Ağrı Dağı Efsanesi Memduh Ün Yasar Kemal 1970
- 1976 Hababam Taburu Hulki Saner Rıfat Ilgaz 1970
- 1976 Kara Çarşaflı Gelin Süreyya Duru Bekir Yıldız 1912
- 1976 Süt Kardeşler E r t em Eğilmez Hüseyin R. Gürpınar (Gulyabani) 1912
- 1976 Kaynanalar Zeki Ökten T ekin Akmansoy 1975
- 1977 Dila Hanım Orhan Aksoy Necati Cumalı (Makedonya 1900) 1976
- 1977 Fıratın Cinleri Korhan Yurtsever Osman Şahin (Kırmızı Yel) 1971
- 1978 Köseyi Dönen Adam Atıf Yılmaz Müjdat Gezen (Eşeğin Karnındaki Elmas Öykü) 1981
- 1979 Bereketli Topraklar Üzerinde Erden Kıral Orhan Kemal 1954
- 1979 Derya Gülü Süreyya Duru Necati Cumalı 1963
- 1979 Gelin Kayası Yunus Yılmaz Mehmet Birol 1979
- 1979 Hazal Ali Özgentürk Necati Haksun (Kutsal Ceza) 1975
Türk Sinemasında Darbe Dönemi (1980 – 1990)
1980’li yıllarda Yeşilçam sinemasının etkinliği ortadan kalkmaya başlar. Bu bir anlamda sinemamızın üzerinden Kerime Nadir ve benzeri romancıların gölgesinin kalkması demektir. Edebiyatta uyarlama sayısındaki azalma ile birlikte nitelikli edebiyatçılar tercih edilir. 1980’li yılların edebiyatında klasik kalıpların, akımların, ideolojik birlikteliğin çözüldüğü büyük ölçüde değişime uğradığı görülür. Edebiyatta ve sinemada şahsi üsluplar, “auteur” yani “yaratıcı” sanatçılar dönemi başlar. 1980’ler, dünyada birçok şeyin aynı anda yapıldığı, her şeyin çok çabuk tüketildiği yıllardır. Siyasal alanda liberal-sağ partiler iktidara gelirken ve yeni insanı yaratamayan reel sosyalizm çözülme sinyalleri verirken, kültürel anlamda her şey gündelikleşmeye başlamıştır. 1980 sonrası süreçte, sorunlara toplumsal açıdan bakmayı bırakan yönetmenler bireye odaklanan filmler çekmiştir. Bireyin dramını ele alan filmler, topluma aykırı kişileri anlatmayı yeğlemişlerdir Roman toplumsal sorunlardan, gerçeklerden uzaklaşmıştır.
1980 darbesi sosyal hayatı dolayısıyla da sinemayı en fazla etkileyen darbedir.
Neredeyse her on yılda bir gelen darbeler-yönetim değişikliklerinin hiçbiri sesleri susturmak konusunda 1980 darbesi kadar etkili olamamıştır. Araştırmacı-yazar Murat Belge Türkiye darbelerini karşılaştırırken 1980 darbesini söyle anlatmaktadır: “1950’de iktidarın odağı, çoğu dışsal bazı gereklere uymak için, iktidar tekelini gevşetmiş ve çok-partili hayata kapı aralamışı. Kapı fazlasıyla açıldı, iktidar elden gitti ve on yıl sonra ilk darbe geldi. Bu bir tepkiydi ve verileni geri alıyordu, ama beceriksizce yapıyordu bunu, çünkü yeni haklar dağıtıyordu. Bir on yıl sonra da bu yanlışın tepkisi geldi. Ama asıl tepki 1980’de gerçekleşti ve her şey geri alındı.”[4] Bu yüzden sinema 1980 sonrası büyük bir çöküş yasamış ve ideolojik olarak kendini ifade edememe, topluma yüzünü dönememe durumlarını ancak 1990’ların ortalarından itibaren yaptığı az sayıda filmle geride bırakmıştır.
1980 – 1989 Yılları Arası Türk Sinemasında Edebiyat Uyarlamaları
- 1980 Devlet Kuşu Memduh Ün Orhan Kemal 1958
- 1980 Gol Kralı Kartal Tibet Aziz Nesin 1957
- 1980 Zübük Kartal Tibet Aziz Nesin 1961
- 1981 Ah Güzel İstanbul Ömer Kavur Füruzan (öykü) 1971
- 1981 Deli Kan Atıf Yılmaz Zeyyat Selimoğlu (Deprem) 1976
- 1981 Yılanı Öldürseler Türkan Şoray Yasar Kemal 1976
- 1982 Hakkari’de Bir Mevsim Erden Kıral Ferit Edgü (O) 1977
- 1982 Kaçak-2 Memduh Ün Orhan Kemal 1970
- 1982 Son Akın Yılmaz Atadeniz Bekir Büyükarkın 1963
- 1982 Tomruk Şerif Gören Osman Şahin (öykü) 1980
- 1983 Çoban Yıldızı Yunus Yılmaz Mahmut Yesari 1925
- 1983 Derman Şerif Gören Osman Şahin (öykü) 1982
- 1984 Ayna Erden Kıral Osman Şahin (Beyaz Öküz- öykü) 1983
- 1984 Bekçi Ali Özgentürk Orhan Kemal (Murtaza ) 1952
- 1984 Firar Şerif Gören Osman Şahin 1984
- 1984 Ömrümün Tek Gecesi Osman Seden E sat M. Karakurt 1950
- 1984 Tutku Fevzi Tuna Necati Cumalı (Öç- öykü) 1959
- 1984 Sokaktan Gelen Kadın Orhan Aksoy E sat M. Karakurt 1945
- 1985 Adı Vasfiye Atıf Yılmaz Necati Cumalı ( “Vasfiye”, “İğneci”,“Çizme Deli Sayılmaz” öykülerinden)
- 1985 Gülüşan Bilge Olgaç Osman Şahin (Kör Gülüşan-öykü) 1983
- 1985 Kan Şerif Gören Osman Şahin (Kanın Masalı-öykü) 1983
- 1985 Kurbağalar Şerif Gören Osman Şahin (öykü) 1985
- 1985 Kursun Ata Ata Biter Ümit Elçi Tarık Dursun K. 1983
- 1985 Kuyucaklı Yusuf Fevzi T una Sabahattin Ali 1937
- 1985 14 Numara Fevzi T una Sabahattin Ali 1937
- 1985 Yılanların Öcü-2 Şerif Gören Fakir Baykurt 1959
- 1986 Anayurt Oteli Ömer Kavur Yusuf Atılgan 1973
- 1986 Asılacak Kadın Basar Sabuncu Pınar Kür 1979
- 1986 Değirmen Atıf Yılmaz Reşat N. Güntekin (öykü) 1 944
- 1986 Dilan Erden Kıral Ömer Polat 1976
- 1986 Güneşe Köprü Erdoğan Tokatlı Kemal Tahir (Göl İnsanları) 1955
- 1986 Halkalı Köle Ümit Efekan Bekir Yıldız (öykü) 1980
- 1986 Suçumuz İnsan Olmak Erdoğan Tokatlı Oktay Akbal 1957
- 1986 Üç Halka 25 Bilge Olgaç Muzaffer İzgü 1984
- 1986 Uzun Bir Gece Süreyya Duru Necati Cumalı 1971
- 1987 Bir Avuç Gökyüzü Ümit Elçi Çetin Altan 1974
- 1987 Dolunay Şahin Kaygun Günseli İnal 1988
- 1987 Fikrimin İnce Gülü Tunç Okan Adalet Ağaoğlu 1976
- 1987 Gramafon Avrat Yusuf Kurçenli Sabahattin Ali (öykü) 1935
- 1987 İpekçe Bilge Olgaç Osman Şahin (öykü) 1987
- 1987 Kadının Adı Yok Atıf Yılmaz Duygu Asena 1987
- 1987 Katırcılar Şerif Gören Fuat Çelik (öykü) 1975
- 1987 Yarın Yarın Sami Güçlü Pınar Kür 1976
- 1987 Yer Demir Gök Bakır Zülfü Livâneli Yasar Kemal 1963
- 1987 72. Koğuş Erdoğan Tokatlı Orhan Kemal 1954
- 1988 Ada Süreyya Duru Peride Celal (Öykü) 1981
- 1988 Dilekçe Aydemir Akbaş Fakir Baykurt (Allaha Dilekçe-öykü) 1979
- 1988 Dönüş Faruk Turgut Osman Şahin (öykü) 1988
- 1988 Gömlek Bilge Olgaç Osman Şahin (öykü) 1980
- 1989 Bütün Kapılar Kapalıydı Memduh Ün Süheyla Acar Kalyoncu (öykü)
- 1989 Karılar Koğuşu Halit Refiğ Kemal Tahir 1974
- 1989 Minyeli Abdullah Yücel Çakmaklı Hekimoğlu İsmail 1967
- 1989 Ölü Bir Deniz Atıf Yılmaz Erhan Bener 1983
- 1989 Uçurtmayı Vurmasınlar Tunç Başaran Feride Çiçekoğlu 1986
Türk Sinemasında Edebiyat Uyarlamalarında Son Dönem (1990 – …)
1990′lı yıllarda sinema, inişli çıkışlı dönemlerin ardından daha az sayıda ama daha nitelikli filmlerin çevrildiği bir döneme girmiştir. Üniversitelerin sinema eğitimi vermeye başlaması, bilinçli yönetmen ve oyuncuların yetişmesi, devletin sinema sanatını desteklemesi bu gelişimin nedenleri arasındadır. 1960′ların sonundan itibaren giderek televizyona ya da yabancı filmlere yönelen sinema seyircisi, 90′ların ikinci yarısından itibaren yeniden beyazperdeye ilgi göstermeye başlamıştır.
Son dönem olarak ele alınan 1990’lar ve 2000’li yılların başlangıcı, SSCB’nin çözülüşüyle birlikte, tek kutuplu hale gelen dünyada ABD emperyalizminin baskın olduğu, sosyal devlet anlayışının iflas ettiği, 1980’ler ideolojisinin oturduğu yıllardır. Kültürel alanda da bunun karşılığı görülmektedir. Pop müzik sektörü her gün yeni bir yüzü piyasaya sürer olmuş, televizyon kanalları hızla artmış, reklamcılık bir sektör olarak güçlü ve önemli hale gelmiştir. Dolayısıyla 1980’lerin “bireyselleşme” soku atlatılmış hatta meşruluk kazanmıştır.
Yine bu dönem ele alınırken göz önünde bulundurulması gereken en önemli şeylerden biri seksenlerden itibaren neden sinemada seyirci kaybedildiğidir. Bu yıllarda yapılan filmler genelde bireye odaklıdır ve geleneksel sinemadan farklı olarak karakterler “tip” değildir. Yani sinemada modernizmin gereği birey ele alınırken, geleneksel olarak cemaat kültürüne dayalı toplumumuzda bu anlaşılamamış, dolayısıyla da filmler sadece entelektüel kesime hitap etmiştir.
Türk sineması Hollywood’un sinemamızdaki hakimiyetine karsı ne yapabilirim tartışmalarıyla girdiği 1990’lara, bu soruna çözüm olarak, teknolojiyi sonuna kadar kullanmayı ve Hollywood sinemasına benzemeyi bulmuştur. Filmlerin içeriğinden, yönetmenin ne anlatmak istediğinden, niye bu filmi yaptığından ziyade filmin bütçesinin büyüklüğü konuşulmaya başlanmıştır. Yönetmenler birbirleriyle bütçe üzerinden söz düellosuna girmişlerdir.
Bu dönemin öne çıkan filmleri ise şöyledir; Orhan Pamuk’un Kara Kitap’ından sinemaya uyarlanan Gizli Yüz (1990) “Ömer Kavur”, Attila İlhan’ın aynı adlı kitabından uyarlama Sokaktaki Adam (1995) “Biket İlhan”, Emine Ceylan’ın Mısır Tarlası öyküsünden Kasaba (1996) “Nuri Bilge Ceylan”, Metin Kaçan’ın aynı adlı eserinden Ağır Roman (1997) “Mustafa Altıoklar”.
Sinemamızın bu son dönemine ait uyarlamalara değinmişken Zeki Demirkubuz’dan bahsetmemiz gerekir elbette. Farklı bir sinema tarzına sahip olan Demirkubuz kendine has bu sinema anlayışıyla son dönem sinema tartışmalarında önemlice yer tutmaktadır. Demirkubuz’un en önemli özelliği sinemayı aşırı kişiselleştirmesidir. Demirkubuz’un sinemasında bireyin en gizli duygularına ulaşabilir, çoğu kez kendimizde de keşfettiğimiz ancak kendimize bile itiraf edemediğimiz hislerimizi Demirkubuz beyazperdeye aktarmıştır. Konumuza dönecek olursak, Demirkubuz’un tam olarak uyarlama diyemeyeceğimiz ama sonuç itibariyle romandan esinlenerek (yola çıkarak) yazıp yönettiği filmler var. Bunlardan ilgi olan Yazgı (2002)’nın üzerinde duralım şimdi. Bu film Albert Camus’nun “Yabancı” adlı romanından uyarlanmıştır. Yazgı’ya doğrudan uyarlama diyemememizin sebebi; 2000’ler Türkiye’sine adapte edilmesi, yerlileştirilmesidir. Roman II. Dünya Savası sırasında Fransız kökenli, Cezayir’de yasayan bir karakterin kendi ölümüne bile kayıtsız kalmasını anlatır. Demirkubuz bu karakteri günümüze, bizim ülkemize uyarlamaya çalışmıştır. Ancak genel kanı Demirkubuz başarısız olduğu yönündedir. Camus’nun kitabı temel olarak bireyin “yabancılaşma”sını işlemektedir. Yabancılaşma kavramı Karl Marks’ın “1844 Elyazmaları” kitabında tarif edilmiş[5] ve XX. Yüzyılda fordist üretimin isçinin emeğini tek bir ise kanalize etmesinden sonra kullanılan bir kavramdır. Yabancılaşma kavramı ilk kullanıldığı zamanlar isçinin üretim sürecinden kopmasını, kendi isine yabancılaşmasına işaret etse de günümüzde anlamı epeyce değişmiş; daha doğrusu daha fazla anlam içermeye başlamıştır. Genelde, insanın kayıtsızlaşmasını tarif etmek için kullanılan bir kavramdır. Zeki Demirkubuz da Yazgı filminde yabancılaşmayı böyle anlamış ve anladığı biçimde yansıtmıştır. Zeki Demirkubuz’un son filmi ise yine bir uyarlama / esinlenme olan Yeraltı (2012)’dır. Yeraltı, Dosteyevski’nin “Yeraltından Notlar” adlı eserinden uyarlanmıştır. Demirkubuz bireyleşme, yabancılaşma gibi kavramları filmlerinde ele alıp kendine has bir bakış açısı geliştirmektedir. Dosteyevski’nin eserini de yine Türkiye toplumuna göre uyarlamış ve bir insanın içinde yaşadığı birçok çatışmayı beyazperdeye yansıtmıştır.
1990’dan Günümüze Türk Sinemasında Edebiyat Uyarlamaları;
- 1990 Piano Piano Bacaksız Tunç Başaran Kemal Demirel (Evimizin İnsanları – anı)
- 1990 Askın Kesişme Noktası Bilge Olgaç Osman Şahin 1973
- 1990 Bekle Dedim Gölgeye Atıf Yılmaz Ümit Kıvanç 1989
- 1990 Benim Sinemalarım Füruzan – Gülsün Karamustafa Fürüzan 1973
- 1990 Berdel Atıf Yılmaz Esma Ocak (Öykü) 1981
- 1990 Devlerin Ölümü İrfan Tözüm Sabahattin Ali (Hanende Melek/Yeni Dünya/ Çilli)
- 1990 Eskici ve Oğulları Şahin Gök Orhan Kemal 1962
- 1990 Gizli Yüz Ömer Kavur Orhan Pamuk (Kara Kitap) 1990
- 1990 Hasan Boğuldu Orhan Aksoy Sabahattin Ali 1942
- 1990 Karartma Geceleri Yusuf Kurçenli Rıfat Ilgaz 1974
- 1990 Minyeli Abdullah-2 Yücel Çakmaklı Hekimoğlu İsmail 1967
- 1990 Sözde Kızlar Orhan Elmas Peyami Safa 1928
- 1990 Tatar Ramazan Melih Gülgen Kerim Korcan 1969
- 1990 Yalnız Değilsiniz Mesut Uçakan Üstün İnanç 1987
- 1991 Seni Seviyorum Rosa Işıl Özgentürk Sevgi Soysal (Tante Rosa) 1968
- 1991 Kurt Kanunu Ersin Pertan Kemal Tahir 1969
- 1992 Yağmuru Beklerken Tunca Yönder Tarık Buğra 1981
- 1992 Zıkkımın Kökü Memduh Ün Muzaffer İzgü 1988
- 1992 Ağrıya Dönüş Tunca Yönder Haluk Şahin 1990
- 1992 Tersine Dünya Ersin Pertan Orhan Kemal 1986
- 1994 Bize Nasıl Kıydınız Metin Çamurcu Emine Şenlikoğlu 1985
- 1994 Böcek Ümit Elçi Erhan Bener 1982
- 1994 Buluşma Artun Yeres İnci Aral (öykü) 1984
- 1994 Ziller Eser Zorlu Osman Şahin 1994
- 1995 Düş Gerçek Bir de Sinema Tülay Eratalay Reşat N. Güntekin (Bahçeli Lokanta)
- 1995 80. Adım Tomris Giritlioğlu Mehmet Eroğlu (Yarım Kalan Yürüyüş) 1986
- 1995 Sen de Gitme Tunç Başaran Ayla Kutlu (Sen de Gitme Triyaondafilis) 1990
- 1995 Sokaktaki Adam Biket İlhan Atilla İlhan 1953
- 1995 Solgun Bir Sarı Gül Canan Evcimen Içöz Ayla Kutlu 1992
- 1995 Yaban Nihat Durak Yakup Kadri Karaosmanoğlu 1932
- 1996 Kasaba Nuri B. Ceylan Emine Ceylan (Mısır Tarlası) öyküsünden 1996
- 1997 Ağır Roman Mustafa Altıoklar Metin Kaçan 1990
- 1997 Nihavend Mucize Atıf Yılmaz İpek Çalışlar 1997
- 1997 Usta Beni Öldürsene Barış Pirhasan Bilge Karasu 1980
- 2003 Abdülhamid Düşerken Ziya Öztan Nahid Sıtkı Örik 1946
- 2004 Hababam Sınıfı Merhaba Kartal Tibet Rıfat Ilgaz 1957
- 2005 Hababam Sınıfı Askerde Ferdi Eğilmez Rıfat Ilgaz 1957
- 2005 Eğreti Gelin Atıf Yılmaz Şükran Kozalı 2004
Türk Sinemasında Edebiyat Uyarlamaları Mevzusunu Özetlersek;
Sinemamız kültürel, ekonomik ve siyasi yapının değişimlerinden etkilenerek dönemsel olarak farklı anlayışlar göstermiştir. Farklılıklar da her dönem yapılan filmleri etkilemiştir. Bunun nedeni iktidarın ideolojisinin o dönem sanatını da bu ideolojik çerçeve içine almaya çalışmasıdır. Sanatçılar ya bu ideolojiye uyarlar ve bunu destekleyen ürünler verirler ya da bu ideolojiyi reddederek bunun karsısında ürünler verir; sisteme muhalif olurlar. Bu, yapılan ürünlerin de -iktidarın ideolojisini desteklesin ya da ona karsı dursun- bu dönemden etkilendiğini ya da dönemin sosyokültürel yapısıyla ilişki içinde olduğu gerçeğini değiştirmez. Bu ilişki en çok aynı filmin farklı zamanlarda yapılmış uyarlamalarına bakıldığında görülür. Türk sineması 1950 öncesi yeni kurulan Cumhuriyetin sanattaki anlayışına yakın eserler vererek yaptığı uyarlamalar için daha çok Cumhuriyet dönemi edebiyatından yararlanmıştır. 1948 vergi indirimiyle sinema bir sektör haline gelirken seyirci sayısının artmasıyla beraber popüler edebiyat örneklerinden de fazlasıyla yaralanmıştır. 1950’li yıllarda seyircinin sinemaya olan ilgisi yapımcıların para kazanmasına ve bu nedenle piyasa romanlarına yönelişi getirmiştir. Dönemin iktidarı olan DP’nin politikaları da bu yönde olduğu için iktidarla uyumlu bir sanat anlayışına sahiptirler. 1960 sonrası sinema toplumsal olana da yüzünü dönmüş ve köy romanlarından uyarlamalar yapmaya başlamıştır. Çünkü bu dönem sinemada sansür hafiflemiş ve 1968 kuşağını oluşturan koşulların etkisiyle ülkemizde politik olanla daha fazla ilgilenilmiştir. 1970’lere gelindiğinde ise köy romanlarından ziyade artan göçle beraber şehre gelen; gecekondularda yasayan insanların romanları yazılmaya bu yüzden de bu romanların uyarlamaları sinemada yer bulmaya başlamıştır. Ayrıca bu romanlar isçi sınıfını anlatan nitelikli filmlerin üretilmesine zemin hazırlamıştır. 1980 sonrası feminist hareketin etkisinin artması ve toplumun değişmeye başlayan düşünce yapısıyla beraber cinselliğin daha kolay tartışılmasının meşruiyeti kadın üzerinden kadın cinselliğini öne çıkaran kitaplar ve filmlerin yapılmasını sağlamıştır. Bu da kadın konulu kitaplardan uyarlamaları artırmıştır. Günümüzde ise uyarlamalar daha çok öykülerden ve tarihi romanlardandır.
Öykünün hem edebiyatta hem sinemada etkin olmasının nedeni sanatın toplumsallaştırma gücünün azalmış olmasıdır. Ayrıca öykü romana göre daha içe dönüktür. Bu da sinemanın bireysel olana meyletmesinin zeminini oluşturur. Yine bu dönem tarihi filmlerin ve tarihi roman uyarlamalarının artmasının nedeni, sinemanın bu tarihselliği aktarabilme teknolojisine ulaşmasında ve Hollywood sinemasıyla yarışmaya çalışan sinema için büyük bütçeli filmlerle kendini gösterme isteğinde aranmalıdır.
[1] Semir Aslanyürek (2007). Senaryo Kuramı, İstanbul: Pan Yayınları.
[2] Giovanni Scognamillo (1973). “Türk Sinemasında Yabancı Uyarlamalar”, 7. Sanat, S. 9, s. 69.
[3] Nijat Özön, Türk Sineması Kronolojisi, Bilgi Yayınevi. 1968, Ankara, s.38.
[4] Murat BELGE, Yeni Bir Cumhuriyet için Yeni Bir Anayasa, Birikim.
[5] “İsçi ne kadar emek harcarsa, kendisinin yarattığı, onun üstünde ve ona karsı duran nesnelerin yabancı dünyası ne kadar güç kazanırsa, kendisi -iç dünyası- o kadar yoksullaşır, kendisine ait olan şeyler o kadar azalır. İsçinin kendi ürünlerine yabancılaşma, yalnızca emeğinin bir nesne, dışsal bir varlık haline gelmesi değil, aynı zamanda emeğinin kendisinin dışında, ondan bağımsız, ona yabancı bir şey olarak var olması ve kendisinin karsısında başlı başlına bir güç haline gelmesi anlamını taşır.
İsçinin kendi ürünlerine yabancılaşması, onun bu nesnelere verdiği yasamın, onun karşısına düşmanca ve yabancı bir şey olarak çıkmasıdır”
NOT 1: Film listelerindeki sıralama şu şekildedir: Filmin tarihi, ismi, yönetmeni, romanın yazarı, romanın tarihi.
NOT 2: Uyarlama Filmlerin Listesi; “SAYIN, Aylin (2005), Türk Sinemasında Edebiyat Uyarlamaları ve Bu Uyarlamaların Toplumsal Yapıyla Etkileşimi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (Yüksek Lisans Tezi)”nden alınmıştır.
Türkiye sinemasının edebiyattan uyarlama filmlerinin bu şekilde tespit edilerek yazılması beni gerçekten çok sevindirdi. Müsadenizle bu makaleyi üniversitedeki ödevim için kullanacağım. Sunum yaparken Sanat Duvarı’ndan bahsededeğim. Gerçekten çok yararlı makaleler var. Emeğine sağlık. Sinema ve edebiyat (Özellikle benim gibi sinema okuyan) öğrencilere büyük bir kolaylık sağladınız. Teşekkürler.
Nazlı Hanım, Türk sinemasında edebiyat uyarlamaları konusu ile ilgili birçok farklı kaynağa başvurarak yazmış olduğum bu makaleyi beğenmenize ve kaynak olarak kullanacak olmanıza gerçekten çok sevindim. Ayrıca uyarlama filmler konusu gerçekten çok daha ayrıntılı bir çalışma istemektedir. İlerde zamanım olursa mutlaka sinemaya uyarlanan edebiyat eserleri hakkında geniş çaplı bir çalışma yapmayı planlıyorum.
Çok iyi bir çalışma. Elinize sağlık.
Çok teşekkürler. Edebiyattan sinemaya uyarlama filmler hakkında yazmaya çalıştım. Daha önce uyarlama filmler hakkındaki çalışmalara baktım. Fırsat olursa dünya sinemasında uyarlama filmler hakkında daha ayrıntılı bir çalışma yapmak isterim. Güzel düşünceleriniz için bir kez daha teşekkürler.
Türk edebiyatında bu kadar çok sinemaya uyarlanan roman olduğunu öğrenmek gerçekten çok ilginç oldu. Film olarak izlediğimiz birçok senaryo aslında uyarlamaymış. Ünlü kitapların Uyarlamaları biliyordum ama adını bile bilmediğim birçok eser daha olduğunu öğrenmiş oldum. Galiba sadece Yeşilcam’a uyarlansın diye yazılan romanlar var. Kerime Nadir romanlarını buna örnek sayabiliriz. Gerçi böyle bir yargıya varabilmek için Kerime Nadir romanlarının yazıldığı dönemde okunma sayılarını bilmek gerekir. Bende de böyle bir bilgi yok. Bu konu da araştırılırsa süper olur 🙂
Teşekkür ederim Ali. Dediğiniz gibi özellikle Yeşilçam döneminde halkın yoğunlukla ilgiyle okuduğu popüler romanları araştırmak lazım. Bu araştırma yapıldığında büyük ihtimalle en çok okunan ve ün yapmış romanlar sinemaya uyarlanmış diye bir sonuç çıkacak. Ancak her dönemde olduğu gibi 1960 ve 70lerde de en çok okunan ve popüler olan romanların günümüze kadar uzanması çok zordu. Çünkü popülerlik ancak sanattan bir nebze de olsun uzaklaşarak mümkün olur.
Okul ödevi için bu konu verildi. Edebiyattan uyarlama filmler araştırma yaptım. Tam isabet olmuş 😉 Harika bir paylaşım.