“Sanat hayat damarlarımızdan biridir…”

Geçenlerde Karşıyakalılar bir müzikal izlediler. Müjdat Gezen Tiyatrosu’nun oynadığı Sevgi adlı müzikal toplumda ne çok ihtiyacımız olan asıl gereksinimi bize tekrardan gösterdi.

Tiyatro, müzikal ile hemhal olduğunda müzikal gibi izlemeye doyamadığımız bir tat çıkar. Bu müzikal sevgiye dair olursa daha da bir kıymetli olur bizim için.

Hemen her yerde tiyatro olsa ne de iyi olur diye düşünüyorum. Oynanan oyunlar da hep sevgi ile mutluluk üzerine olursa ne iyi olur. Biliyor musunuz; bazı köylerde imkanların elverdiği ölçüde tiyatral çalışmaların da yapıldığını biliyorum. Bir müzikal ilk planda zor gibi görünse de aslında her şey bir istemeye dayanır. Yaşadığımız toplumda onlarca zorluk var. Böyle olduğunda bunların bir şekilde sanat aracılığıyla topluma tekrardan sunulması ne de farklı olur.  Bizim kadınlarımızın el emekleri göz nurları eşliğinde başarılamayacak hemen hiçbir şey yoktur. Hal böyle olunca Ödemiş’imizde de Bayındır’ımızda da tiyatro çalışmaları yapılabilir. Sevgiye dostluğa dair oyunlar tertip edilebilir hatta öyle ki bu çalışmalar öyle bir boyuta gelir ki çok daha fazla kişiye ulaşabilir.

Sevgi gibi anlam dolu bir konu tiyatro gibi bir sanat dalıyla anlatıldığında da bizim için çok daha etkili oluyor. Yaşam içerisinde böylesine bir gücümüzün olması toplum olarak da daha da güçlü bağlarla birbirimize bağlandığımızı gösterir. Tiyatro sadece bir oyun değil oyun vesilesiyle topluma hatta dünyaya haykırma biçimidir.

Yıllar önce Müjdat Gezen’in ‘Galiba Ben Sanatçıyım’ adlı kitabını okumuştum. Sanata sanatçıya dair hoş sohbetin yapıldığı samimi sıcacık bir kitapta sanatın gücünü de öğrenmiş oluyoruz. Bulunduğumuz yerlerde böylesi etkinliklere gösterimlere kitaplara çok daha fazla önem ve değer verelim ki hayatımız daha anlamlı ve yaşanılır olabilsin. Bana ilk defa tiyatroyu sanatı sevdiren Erol Günaydın idi. İsmail Dümbüllü geleneğini sürdürdü. Nice değerimiz o günün yokluk yıllarında pek çok güzel tiyatro hizmetlerinde bulundular. Yattıkları yer nur olsun, inşallah. Anadolu’nun köylerinde bile tiyatrosunu tertip eden hayata sanat ile bakan çok güzel bir büyüğümüzdü. Böylesi değerlerimizi unutmayalım ki her günümüz sanat tadında sevgiyle yaşansın… Sevgidir bizi güçlü kılan hem de böylesi toplumsal yaralarımızın olduğu dönemlerde,ne dersiniz sevgili okurlarımız?

Müzik ve tiyatro hayata bambaşka pencerelerden bakmamızı sağlayacaktır. Sıradan günübirlik yaşamaktan sanat ile uzaklaşıp başka hayatlara daha fazla empati yapıp halden anlayanlardan olabiliriz. Anlayış ve hoşgörü ne kıymetli ne değerli yitik bir hazine gibi kim bulursa o dünyanın en zenginidir, diye düşünüyorum. Bu duygu ve düşünceler ile daha fazla müzik daha fazla tiyatro ve müzikal olsun… Geçenlerde Beyaz Show’un konukları arasında olan Mahsun Kırmızıgül ileride bir müzikal çalışması yapabileceğini söylediğinde içim coştu, ne güzel bir sanat haberi… Müzikallerin çoğalması ruhumuza iyi gelecektir. Sevgiyle sanatla hoşça kalınız.

2 YORUMLAR