Biliyorum artık beni sevmediğini,
Sevda yüklü sözlerle
Gözlerimden yüreğime inmediğini…
Olsun.
Sen gül yeter ki.
Duydum taşınmışsın yeni bir eve,
Yeni bir işe girmişsin.
Eski arkadaşların söyledi,
Unutmuşsun çoktan geçmişi,
‘Yeni bir ufka açmışsın yelkenini’
Öyle söylemişsin sizinkilere.
İyi ki açmışsın,
Açmışsın bak yeniliklere.
Benden bahsedilince,
‘Yokmuşum ‘gibi yapıyor,
Hiç oralı olmuyormuşsun.
Dönüp arkanı gidiyormuşsun,
Yalanım yok yeminle.
Sen nasıl istersen öyle olsun,
Olsun elbet,
Gülümse sen yine de
Yeter o bize.
Aldığım mavi elbiseyi giymişsin
Arkadaşının düğününde,
Ne çok görmek isterdim seni,
O elbisenin içinde.
Gülümseyen gözlerinle
Fotoğrafını çekerdim,
Bir kere görseydim dünya gözüyle,
Olsun.
Sen gülümse yine de.
Kahveni sade içerdin ya,
Şekeri sevmezdin hani,
Üzmeyeyim diye seni
‘Sade severim ‘demiştim kahveyi,
İçemiyorum artık,
Başkasının elinde pişen
O çok sevdiğim kahveyi.
Kapının önünden geçtim kaç kez,
Eski kapının tabi,
Bilmiyorum ya yeni evinin adresini.
Pencerelerine baktım bir bir
Perdesiz camlarda,
Beni bekleyişin geldi aklıma,
Bakışını gördüm hayalimde,
Gülümsemen geldi kondu şuracığıma,
Bir hoş oldu içim,
Durup bahçenin duvarında,
Ağladım katıla katıla.
Olsun.
Sen gülümse bana,
Hayal bile olsa…
O yeter bana…