SANATÇI RUH VE ANLAŞILMAK

0
1947
Sanatçı Ruh ve Anlaşılmak
Sanatçı Ruh ve Anlaşılmak

Sanat, kişinin ruh dünyasını yansıtırken bir şekilde içeriğinde hikmet barındırır.

Sanat, herkese hitap eder. Herkes kendinden bir şeyler bulur. Bulamayan kimse yoktur. Ancak bilgi ile insan doğru anlamlar çıkarır. İlim ve hikmet sanatında kendisinde vardır. Bazen sembolik olarak, bazen de açıktan bir şekilde içeriğinde bir şeyler barındırır. Herkes bunu anlayamaz. Anlayanlar ancak bilenlerdir.

Sanatın insanı özgürleştiren dışavurumunu sağlayan bir yanı vardır. Müzikte, heykelde, resimde, edebiyatta yılların birikimi, dışavurumla birlikte eser olarak yansır yapıtlara. Ancak düşünüldüğü gibi gerçek manasıyla tam olarak ruh dünyasını yansıtmaz. Yazdıklarından bir insanın marazi ruhlu olduğunu anlayamazsınız. Ancak, sanatçılar ilginç insanlardır. Bu gerçekten kabul edilebilir bir şeydir. Sanatçı ruh, farklılıkla beraber deha barındırır.

Herkes sanatçı olamaz. Sanat eseri için yetenekle beraber birikim gereklidir. Birikimle zenginleşen ruh bambaşka bir yapıt olarak karşımıza çıkar. Yetenekler birikimle ortaya çıkar. Çok okumayan bir insanın olgun bir eser vermesi düşünülemez. Kelime hazinesi gereklidir. Teknik bilgi ile zenginleşen resim bir şaheser olarak karşımıza çıkar.

Sanatçı yaratıcı bir ruha sahiptir. Kimsede olmayan şeyleri görür ve hisseder. Hayal gücü geniştir ve herkes tarafından çoğu zaman anlaşılamaz. Birçok dehanın çevresi tarafından anlaşılmadığı ve yıllar sonra anılageldiğini biliyoruz. Sanatla uğraşmak demek dünyaya farklı gözle bakmak demektir. Dünyaya dışarıdan bir gözle bakar ve gözlemlerler. Kimsenin fark edemediği şeyleri görürler.

Sanatçılık için birikim de gereklidir. Ancak içgüdüsel bir yetenek şarttır. Herkes çalışarak sanatçı olamaz. Sadece teknik bilgiye sahip olur. Yeni bir şey üretmeli ve bambaşka bir şey ortaya koymalıdır.

Ayrıca sanatçı, kimsenin bilmediği bazı bilgilere de sahiptir. Çünkü sanat içgüdüsel bir yetenektir ve anlaşılmak ister. Ancak yeni bir şey söyleyen insanlar çoğu zaman anlaşılamamıştır.  Ancak yılar sonra değerleri bilinir fakat hala herkes tam olarak anlayamaz. Bilimsel dehaların bile çoğu zaman çevresi tarafından yanlış algılandıklarını biliyoruz. Einstein çevresi tarafından çoğu zaman deli olarak algılanmıştır. Ancak sanatla da yani keman çalmakla uğraşması onun dehasının bir kanıtıdır.

Sanat için gerçek bir zeka gereklidir, evet, ama zeka çoğu zaman zorlayıcı olabilir. Ancak zekalarıyla öyle sanat eserleri meydana getirirler ki diğer insanlardan farkları anlaşılır. Teere Zameen Par filminde de bunu anlatır. Okul başarısı düşük olan bir öğrencinin sanatsal anlamda ne büyük bir hayal gücüne ve yeteneğe sahip olduğunu ancak öğretmeni anlar. Ancak yeteneğin keşfedilememesi büyük sıkıntılara yol açar.  Yetenekler geliştirildikçe ancak insan dünyaya anlamlı bir gözle bakar.

Sanatçı ruh, belki herkes tarafından anlaşılamaz ama vardır ve hissedilir.  Çoğu zaman yanlış anlaşılsa da, farklı yorumlansa da gerçek bir zeka ve yetenek yıllar sonra kendini diğer insanları şaşırtacak şekilde eserleri diğerleri tarafından görülmeye başlanır.

Sanatçılık, insanı sıkıntılarından dertlerinden uzaklaştıran da bir şeydir. Sanatçı ruhlu insan dertlidir. Ancak dünya onu anlayamaz. Eserleri çok sonraları hatta öldükten sonra okunur, izlenir ve defalarca yorumlanmaya çalışılır.

Franz Kafka da, insanlar tarafından anlaşılamamaktaydı. Ancak, Max Brod onun eserlerini vasiyetini dinlemeyerek ortaya çıkarmasıyla fark edildi. Hatta birçok yerde okunmuş, yorumlanmaya, anlaşılmaya çalışılmış, ciddi bir zekanın ürünü olduğu ortaya çıkmıştır. Bugün bile hala hakkında makaleler yazılmaktadır. Kafka’nın memleketinden çok uzaklarda Türkiye’de Kafkaokur diye bir dergi çıkarılmaya başlanmış, onun tarzında öyküler yazılmaya çalışılmıştır.

Velhasıl, sanatçı ruhlu insan farklıdır, anlaşılamaz, ancak ve ancak kendisi için sanatını ortaya koyar.

 

PAYLAŞ
Önceki İçerikDoğu Ekspresinde Cinayet 10 Kasım 2017’de Gösterime Giriyor…
Sonraki İçerikHİKÂYE / Şiir
Dilara Pınar Arıç
26 Mayıs 1990'da İstanbul'da doğdu. Lisans öğrenimini Fatih Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı'nda burslu olarak gördü. Yüksek lisans çalışmasını Trakya Üniversitesi'nde Sünbülî Sinan'ın Menasik-i Hac adlı eseri üzerine tamamladı. İngilizce, İspanyolca bilmektedir. İnsomnia'nın Saati ve Gülümse Hayata adlı iki kitabı vardır.