“HAYATTA EN ZOR AKORD EDİLEN ENSTRÜMAN İNSANDIR” diye söz başlıyor, Türk halk müziği sanatçısı Halil Yıldız.
Manisa Akhisar’ da doğan bağlama sanatçısı, onu hayata bağlayan enstruman ile henüz 7 yaşında iken tanıştı. ” Sebebini çok sonraları anladığım bir merak ve sevgi ile bağlamaya karşı daha çok küçük yaşlarda başlayan ilgi ve alakam hep vardı” diyor, Halil Yıldız. Sanat insanı kökleri ile birlikte çağırmaz mı zaten? Kişide zamanla açığa çıkan sanat meyli ve sevgisi zaman içinde önüne geçilemez biçimde gelişir ve büyür. Kişi, aslında çoğu zaman en yakın sırdaşı ile birliktedir, sanatını icra ederken.
Zamanla TRT Gençlik Korosu yarışmalarına katılarak yoluna devam eden sanatçımız, sınavları büyük bir başarı ile kazanarak eğitimine işin kalbinde yani sahnede devam ettirdi. Derken, çok sesli müzik ile tanıştı. O yıllarda, maddi ve manevi şartların zorluğu ne olursa olsun yoluna
“ Beni ben yapan şeydir, bağlama” diyerek inanç ile devam etti. Ve ne olursa olsun umudunun hiç kırılmadığını da, ifadelerine özellikle ekliyor.
Nota ve müzik bilgisini yeni nesillere aktarmak isteyen sanatçımız, şimdilerde ise İstanbul içinde yer alan bir SANAT okulunda eğitim vermektedir. “ En çok ta öğrenci kalmayı sevdim” diyor, gülümseyerek.
Öğretmenlik kutsalını da kariyerine eklediği gibi, yeni şarkı ve söz yazarlarına hatta yolun başında ki birçok müzisyen ve şarkıcıya aranjörlük ve editörlükte yapıyor. Elini taşın altına koyarak destek verdiği her yeni albüm ve sanatçı ile “aydınlık olan sanatın ortaya çıkması için gereken desteği verdiği” inancını taşıyor.
Ve ekliyor, “ ben hep öğrenci kalmayı tercih ettim böylece hayatımın her evresini bağlama ile sanat yoluyla buluşturabildim…”
Gönlü yüce “ Sanat Duvarı” takipçileri, sizlerde kendinizi var ettiğine inandığınız, sanat sevgisi ile hoşça kalınız… Yeniden görüşmek üzere