Göz kapaklarıma birisi mi oturdu ? Neden bu kadar ağır ve karanlık oldu ? Ölümü tatmamız istenircesine hayat sunuluyor gibi… Üstelik herkes başkasının hayatını yaşıyor. Mutlu olmak için raftan kendi hayatını bulmalısın. Ama rafta okadar çok hayat var ki hangisi sana ait anlayamazsın… Ölümü secmek kolayına gelir raftaki hayatlar okadar acizdir ki hepsini yakıp bir daha görmemeyi istersin… Kapı aralık ve soğuk rüzgarı hissetmeye başlıyorum… Zamandan okadar sıkılmışımki raftaki hayatımı secer secmez cıkmak istiyorum bu soğuk yerden. İnsanların kendilerine has sorunlarının içinde manalı bir sorun çıkarıyorum kendime kalbim beynime hükmediyor tersi olması gereken yerde. Oysa ben ikisinin de alanını biliyorum üstünlük yok bu orantıda… Bulabildin mi hayatını ? Yoksa hala soğuk arayışta mısın ? Ellerim uyuşuyor kalp atışlarım kızgın bir fırtına gibi nefes almakta zorlanıyorum raftaki hayatımın yaprakları uçuştukça uçuşuyor sayfanın yerini mi kaybettin ? Çözüm bulmakta zorlanıyorum. Sarmaşıkların içinden bana has bir şey arıyorum… Sabah oluyor raftakiler okadar masum ki gece karanlık yerini aydınlığa ve sıcacık bir sırra dönüştürmüş… Raftaki hayatlardan sarmaşığa gitmenin yolunu arıyorum rafa uzanıyorum ve seçtiğim hayatın içinde buluyorum kendimi. Bir an mutluluk duygusuna kapılıyorum unuttum sandığım o his bu. Göz kapaklarımdaki ağırlıklar yavaş yavaş kalkar gibi… Ama bir şey eksik biliyorum bu sarmaşığa gitmenin yolu olsa gerek… Sayfaları karıştırırken zamanda hırslanıyor bana. Raftan doğru hayatı seçtim derken yüreğimde bir acı oluşuyor bu hissi tanıyorum. Umutsuzluk mu bu ? Soğuk rüzgara, karanlığa geri mi dönmeliyim ? Kendimi kandırmamışımdır umarım… Ben her seferinde raftaki masum görünen hayatları seçiyorum bana has sarmaşık yolunu bulucam biliyorum… Bu sefer buldum dediğim her an seçtiğim hayattaki sayfalardan bana ait bir şey çıkarıyorum ama hiç birinde sarmaşıklara ulaşamıyorum. Bu kadar zor mu yolunu bulabilmek ? Bu yüzden mi ölümle yaşam arasında mekik dokuyoruz rüzgarı umursamadan ? Sarmaşığa ulaşabilir miyiz gerçekten ? Raftaki hayatları teker teker yaşama şansına erişmek mümkünmüdür ? Peki ya zaman… Zaman bunun içerisinde mi ? Denerken zamanda bizi soğuğa itmiyor mu ? Birden büyük bir rüzgar esiyor raftaki bütün hayatlar yere düşüp karışıyor sayfaların yaprakları zamandan hızlı uçuyor… Rüzgar kesildiğinde korkuyla açıyorum gözlerimi ama sonra bu korku yerini mutluluk hissine bırakıyor. Daha önce tanıdım sandığım mutluluk hissi gibi değil bu ap ayrı bir his iyi hissettiriyor çünkü gözümü açtığımda sarmaşıklarda buluyorum kendimi hayatımı adadığım sarmaşıklar… Ben hep benim için rafa uzanmışım rafa hiç şans vermemişim rüzgar esnasında doğru hayat bulmuş beni umutsuzluk ise uçmuş gitmiş. Ben cebelleşirken raftaki hayat çekip kurtarmış yapraklarımı sarmaşığa getirmiş nefes nefese… O soğuk rüzgar, o karanlık gün ön yargılarımıda uçuşturmuş korkumuda… Şans verdim o an kötü sandığım her şeye… Görünürdeki gibi değilmiş ne soğuk ne karanlık ne de raf…