Sanat için yaşamak, çok erdem isteyen bir iştir.
Sanatçı toplumdan farklı olmakla beraber toplumla benzer bir ilişki gösterir. Toplumun acı yanlarını bilir, eserine yansıtır. Bazen de kendini anlatır. Bazen müzikle, bazen şiirle, bazen resimle dolu hayallerini anlatır. Müzik, dinletir; şiir, ağlatır; resim de gösterir. Müzikle dolu, şiirle sanatla dolu bir hayat multidisipliner sanat ışığında kendini açıkça halka gösterir. Bazen resim olur, anlatır derdi; bazen sinema olur gözyaşı olup akar karanlıkta.
Tüm sanatlar birbiriyle ilişkilidir. Bir sanat diğerini çağırır. Tüm sanatlar birlikte güzeldir. Birlikte özeldir. Özellikle, şiir ve müzik birbiriyle ilişkisini hep göstermiştir. Şarkı sözleri aslında hem şiirdir hem de şiir değildir. Çünkü, şiir şarkı sözlerinden kendini ayırır bambaşka bir türe girer. Aynı zamanda şiirdir, sözdür, edebiyattır.
Resim de diğer sanatlarla ilişkilidir. Resimle sinema yani görsellik bu ilişki içerisindedir. Resim karelerinin birleşmesinden sinema meydana gelir. Anime dediğimiz sanat da bunlardandır. Yani görsellik her iki sanatın içerisinde de vardır.
Sanat heykel de şiirin görselliğe yansımış şeklidir. Aslında her sanat biraz şiirdir. Sanat incelik ve zarafeti beraberinde getirir. Cemil Meriç, kitabın aklı kibarlaştırdığını söyler. Kitap edebiyat sanatının bir parçasıdır. Edebiyat söz sanatı yani belagattır. Söz sanatı diğer sanatlarla ilişkilidir.
Sanatın olduğu yerde edebiyat kendini açıkça belli eder. Sanatla doğan insanların ilişkisi kaçınılmaz olur. Sanat, insanı yeniden hayata katar, hayatı sevdirir. Sanat, insanı insana katan özel bir çalgı gibidir.
Sanat insanı diğer sanatlara da ilgi duyar, onlardan ilham alır. Tüm sanatlar birbiriyle ilişkilidir. Hem kulak hem göze hitap eden sanatlar yani tiyatro gibi sanatlar edebiyat ve müzikten yani söz ve sesten ilham alır.
Sanat ilişkisel iletişimin bütünüdür. Her sanat bir diğer sanata çağrıdır. Sanat labirentinde kaybolmak demek, diğer insanlardan farklı olmaya hazırlıktır. Sanat insanı diğer insanlardan farklı olmakla beraber aynıdır. Fark ve aynılık, ikisi birer bütündür. Toplum ve sanat içinlik, ikisi de sanatın özelliğidir.
Sanat bir bütün olmakla birlikte bir parçadır. Yani, hepimiz yapbozun parçalarıyız ve sanat da bunu birleştiren bir insan gibidir. Sanatsız insan yapbozun parçalarını dağıtır, atar. Sanat ise birleştiren bir köprüdür. İnsanları buluşturur, beyinleri birbirine mezç eder.
Sanat, insanları buluşturduğu gibi sanatı önemseyen toplum da kendini yeni bir toplum olarak hazırlar. Sanat, insanı yeniler. Daima iyiliğe doğru sürükler.
Her sanat birbiriyle ilişkilidir. Bir sanat, diğerine çağrıdır.