Gelir mi deniz peşimden?
Bulutlar gittiğimi bilirler mi?
Yollar hatırlar mı beni?
Hak ettiğimi düşünürler mi acaba?
Nü ağaçlar…
Uçabilsem, mehtap benim olsa
Bucaksız bir derya serilse önüme
Keyif benimle olsa
Kâhyam yanımda
Dünya yurdum olsa, evim olsa
Hiç terk edilmişlik hissetmesem
Bu dağlar arasında
Dokunamadığım deniz kenarında…
Ufuk çizgisinin ardına geçip
Geri dönebilsem
Tekrar tekrar gidip, geri gelebilsem
O zaman ölüm
Güzel bir şehrin adı olurdu sadece
İstanbul gibi…
“O zaman ölüm, güzel bir şehrin adı olurdu sadece, İstanbul gibi…”
İstanbul gibi eserekli, şüphesiz bir gerçek
Ama bir o kadarda bilinmez, soğuk bir endişe gibi…
Son satırları begenmenize sevindim.