Bir gün sen de öğreneceksin. Acıyı iliklerinde hissettiğinde, yanlış insanı sevdiğinde, sana verilen sözler buhar olup havaya karıştığında, öğreneceksin. Kıvılcımların kor olduğunda, ta derinden yandığında beni anacaksın. Aldığın ahlar peşini bırakmadığın da, aldığın nefes asit olup içini yaktığında, uykusuz kalıp gözlerinin altına bir çizgi daha eklendiğinde, her rüyan kabusa döndüğünde anlayacaksın beni. İçin için ağlarken sustuğunda, kimseyle konuşamadığın da, kelimeler seni anlatmaya yetmeyecek birer sembol olduğunda, bir sigaranın ardından ikinciyi yaktığında, hatıralarla boğulduğunda, sevginin, aşkın hırçınlığı seni sardığında, günler geceler, geceler gün olduğunda, renklerin siyaha dönüştüğünde, bana kıyamaz, beni kıramaz, dediğin seni paramparça ettiğinde, gülümsemelerin yüzünde solduğunda…
En ufak olgular kafanda bir anı canlandırdığında, geriye dönemeyeceğini anladığında, dönsen bile hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı kafana dank ettiğinde, şarkılar kulaklarını uyuşturan siren sesine benzediğinde, yaşadığın şehir ufacık, karanlık bir mahzene benzediğinde, kaybetme korkusunu tattığında, o tat damağında ince bir tabaka yarattığında, dünyanın en güzel manzarası gözünde toza toprağa, çamurlu suya dönüştüğünde, ağlamaktan korkmadığında, yaşları gözlerinde tutamadığın da, uğruna dünyaları yakacağın, senin dünyanı kavurduğunda, telefonun her çalışında hayal kırıklığına uğradığında, yalnız uyuduğunda ve yalnız uyandığında, artık dalgaya alacak bir konu bulamadığında, gülümseyeceğin her şey birer cam kırığına dönüştüğünde, gördüğün her beyaz lalede, izlediğin her filmde, baktığın her sevgilide, bir daha sevememekten korktuğunda ve sevilmemekten, arkanda bıraktığın her kadında, canın daha fazla yanmaz gibi hissederken daha çok yıprandığında, işte tüm bunlar gerçekleştiği zaman beni anlayacaksın. Aniden aklına düşeceğim, yarım-kırık bir gençlik hikayesi olarak. Kendinden başka birini sevdiğinde öğreneceksin. O zaman geldiğinde şimdi sen benden ne kadar uzak, ne kadar mutluysan, ben de senden o kadar uzak ve o kadar mutlu olacağım. Belki beni arkanda bıraktığına üzüleceksin. Beni yarım ve kimsesiz bıraktığında. Ama elbet bir gün beni anlayacaksın. Elvedaların zor olduğunda.