Şiddet insan yaşamının her alanında görülebilen ve dünyada giderek artan önemli bir toplum sağlığı sorunu haline geldi artık. Günümüzde kadına yönelik şiddet, tüm dünyada bütün acımasızlığı ile sürmeye devam etmektedir. Türkiye’de kadınlarımızın %40.7’si şiddete maruz kalmakla birlikte; şiddetin başlıca sebeplerinden olan ekonomik yetersizlikler, anlaşmazlıklar, alkol kullanımı, öfke, kıskançlık gibi olaylar aile içi şiddete meyilli bir toplum olma oranımızı arttırmaktadır. Önemli olan şiddet uygulanmasından sonra bir takım müdahalelerin yapılması değil, şiddetin uygulanmasının önüne geçilmesidir. Yapılması gereken ilk şey; şiddet uygulayana verilen cezalar bir hayli artırılmalı ki kafası bozulunca karısını dövebileceğini sanan zavallılar, bunun şaka olmadığını anlasınlar.,
Kadına Yönelik Şiddet
Artık şiddet haberleriyle karşılaşmadığımız bir gün bile yok. Bir ana haber bülteninde sunuldu bitti mi yani? Bu kadar mıydı kadına şiddete tepkiniz? Hiçbir önlem almamakla birlikte; ‘Kadına yapılan bu istismarları, şiddetleri kınıyoruz’ demekten öteye gidemiyoruz. Ülkemizde, mahallemizde, sokağımızda hatta apartmandaki yan komşumuza yapılan bu çirkince davranışa daha ne kadar katlanacağız? Daha ne kadar ‘Kocasıdır sever de döver de’ anlayışını benimsemeye devam edeceğiz? Daha kaç gencimiz, kaç annemiz, kaç ablamız bu duruma maruz kalmaya devam edecek? Daha kaç çocuk annesiz kalmaya devam edecek? Şiddet, sadece kadınlarımızı değil; aile ferdinden olan çocuklarımızı da oldukça etkiliyor. İşte bu ruhları tertemiz çocuklar, şiddete tanıklık ederek, ruhsal bir çöküntü içine giriyorlar ve işte bu da işin en acı kısmı aslında. Bu durumun çözülebilmesi için ne yapılması gerekiyor peki? Sus pus kalınmaya devam edilerek olanlara tepkisiz mi kalınacak? Ne kadar daha göz yumulacak bu çirkince davranışlara? Peki, kadına şiddet güç gösterisi olarak ne kadar daha ilerleyebilir? Ne kadar daha maruz kalabilir kadınlarımız, kızlarımız bu duruma? Ne kadar dayanabilir buna yürekler? Kadına Şiddeti doğal bir olaymış gibi görmeye başladık, sıradanlaştırdık bu durumu artık. Kadın; seni doğuran annendir, kadın; senin büyüyecek kızındır, kadın; senin bacındır, sövme, sayma, hırpalama, hor görme DÖVME!
Şeyda Kardeşim Söylediklerine Katılıyorum Sen Bir Bayan Olarak Görüşlerini Düşüncelerini Yansıtmışsın Ben Olaya Şöyle Bakıyorum Evet Kadına Yönelik Şiddet Kesinlikle Yanlış Bir Olay Bırakın Kadına Şiddeti Doğadaki Hiç Bir Canlıya Böyle Bir Muhamele Söz Konusu Olmamalı Şiddet Dediğimiz Zaman Aklınıza İlk Gelen Kavga Gürültü Dayak Değilmi Aslında Bu Bayanlar İçin Geçerli Bir Terim Erkekler İse Genel Olarak Konuşuyorum Kadın Dırdırından Kuruntularından vs gibi olaylardan dert yanıyorlar Bunun Adıda Bir Bakıma Şiddet Kadının Gücü Erkeğe Fiziksel Olarak Yetmediği İçin Böyle Bir Durum Ortaya Çıkıyor Sen Bir Bayan Olarak Sadece Bayanların Şiddete Maruz Kaldığını Anlatmışsın Neden Kadına Şiddetin Ortaya Çıkmasına Etken Faktörlerden Basedilmiyorsun Benim Anlatmak İstediğim Bayana Şiddetin Olmaması Gerektiği Kadar Erkeğe Şiddetinde Olmaması Gerek
Düşüncesi sapkın insanlar ya da psikolojisi bozuk hasta insanlar dışında normal ruh sağlığı yerinde olan kişilerin varlıkların daha doğrusu yaratıkların da kadına yönelik şiddetlerinden bahsettim daha çok. Her ne sebeple olursa olsun bu çirkince davranışın uygulanmasında kesinlikle bir neden aranamaz.
ŞEYMA BEYKOZ.
merak ettim de kaç erkek kadın şiddetinden hayatını kaybetmiş,kaç erkek kadınlar tarafından tecavüze uğramış,baskı görmüş…kadın dırdırı,kuruntusu diye bir söylem kadının şiddet görmesini meşru mu kılıyor bunu da anlamış değilim.Çevresel faktörler erkek için olduğu kadar kadın içinde geçerlidir sevgili gelen okuyucu