Ferhat İle Şirin

Mavi hayallerle geçti günlerim,

Erişilmemiş baharlardan kalmayım.

Zemherinin kışında yorgun ellerim,

Don tutmuş bir DELİ kırlangıç yuvasında.

 

Yolcusuyum zifiri aşkının

Körüm güneşinden bakamam aya

Çıkamam kuyusundan Gayya’nın.

Zindanında lâl olmuş zebanımla.

 

Bilirim; Vebalimsin, zevalimsin
Bilirim; Başımda durup bekleyen,
Hasret kokulu gül Zebanimsin.

 

Ne beklersin,

Yolcusunu bekleyen hancı gibi…

Her çalınışında gönül kapının…

Ağzında yüreğin.

Ateşin avucunda.

Söndüremezsin umudunu sevincin.

Sessiz akan

Sensiz göz pınarlarımda…

 

Oysa bilmezdin,

Sana gelen yollarda çalınan çarelerimdi.

Koyduğun üst üste dağdan dağ, demirden demir…

Bütün engellerin canımla bir…

Ferhat delmedi mi sırlarını aşkın?

Kaynağı çağlayan billur sularından,

İçmedi mi Şirin, can şarabından?

 

Bilirim; Vebalimsin, zevalimsin

Bilirim; Başımda bekleyen,

Hasret kokulu gül Zebanimsin.