Stresliyim.
Arıyorum benliğimi.
Zorlasam çıkar mı kuyudan Yusuf?
Söylesem duyar mısın en gizli sırlarımı?
Söyle bana duygularını.
Anlat.
Durma.
Öyle bakma.
Aradım seni hep.
Buldum sonra.
Kayıpsın.
Yoksun yanımda.
Buluşsak mı yıldızlarla?
Yıldız tozu gibidir aşkın en tatlı nağmeleri…
Elimden dağılır gider kum tanesi gibi.
Zamanın akıcılığına inat duyarım ben de sesini.
Kalbimden duyarım en gizli aşklarını.
Bilmesem de gözlerinde gördüğüm acıyı.
Anlatırım defalarca sendeki ışığı.
Yeteneklisin.
Sessiz çığlıklarımın duygusuzluğuna karşılık ne verebilirdin bana?
Bendeniz…
Denizin kıyısında açıldım en değersiz hediyemle.
Sen bilmezdin.
Belki ağlardım en geniş gövdesiyle ağacın en titrek dalına dokunarak.
Gördüğüm muameleden kalan…
Güneşin ateşinden uzaklaşarak…
Senden ayrı kalarak…
Yaşadığım acıyı anlatarak…
Sensizim.
Acım büyük.
Bilmediği o kadar çok şey var ki içimden geçen.
Sana söyleyemediğim sözlerden bir mısra…
Seni seviyorum.
Bir masaldı belki yaşananlar.
Sen görmedin.
Tek başımaydım bu çöl sıcağında.
Sensiz titredim bu soğuk kum dağında.
Artık sensizim.
Yoluma devam etmeliyim.
Hayat denen çizgide…
Mısramın orta yerinden gelen nağmeleri söyleyerek.